BCP (Blogları Canlandırma Projesi) kapsamında iki yılı arkamızda bıraktık. Bu yıl da etkinliğimize devam ediyoruz. Etkinlik için her ay bir tema belirliyoruz ve o temaya uygun film-dizi-kitap üçlüsünden en az birini izliyor-okuyoruz. Ay sonunda yorumlarımızı yayınlayıp, birbirimizin bloglarını ziyaret ederek trafiği ve aktifliği arttırmayı planlıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayın. Etkinliğe katılmak isterseniz yorumlarda belirtin. :) (Etkinliğe katıldıysanız diğer üyelerin yazılarına yorum bırakmayı unutmayın.) Bu sıralar ne kendi bloğuma ne de diğer bloglara uğrayamıyorum. Ramazan da geldi artık. Hayırlı olsun diyelim herkese. Hepimize afiyetler getirsin. Çok fazla zamanım olmuyor Ramazanda. Malum yapılacak çok şey var. Yani bir süre daha ortalıkta görünmeyebilirim. :) Mart ayının teması ise Kadın Yazarlar ve Polisiyeydi. Ben kadın yazar teması için Tahereh Mafi den Bana Dokunma yı okudum. Magazin haberlerini pek sevmem ama yazar, Bayan Peregrine'nin Tuhaf Çocukları nın yazarı olan Ransom Riggs ile evliymiş.
Arka kapak;
''Juliette tam 264 gündür kimseye dokunmadı. En son birine dokunması bir kazaydı. Ama Yeniden Kuruluş onu cinayetten içeri tıktı. Juliette’in dokunuşunun neden bu kadar ölümcül olduğunu kimse bilmiyor. Kimseye bir zarar vermediği sürece bu durum kimsenin de umurunda değil çünkü dünya zaten perişan durumda. Her gün yeni bir hastalık ortaya çıkıyor, gıda sıkıntısı had safhada, gökyüzünde tek bir kuş kalmadı ve bulutlar garip bir renkte. Yeniden Kuruluş, yeni düzenin tek çare olduğunu iddia ettiği için Juliette’i bir hücreye kapattı. Hayatta kalan bir avuç insan ise savaş naraları atıyor. İşte bu yüzden Yeniden Kuruluş fikir değiştirmek üzere. Juliette onlar için mükemmel bir silah olabilir. Juliette, yeni düzenin tek silahı olabilir. Juliette karar aşamasında. Ya bir silah olacak. Ya da bir asi.''
17 yaşında olan ve 3 yıldır bir akıl hastanesinde hapsedilmiş olan Juliette, artık konuşmayı bile unutmak üzereyken beklenmedik bir şekilde yanına bir başka mahkumu yerleştiriyorlar. Kızımızın özel bir yeteneği var. Ona dokunan kişi büyük bir acı çekiyor. Uzun süre dokunursa ise sonu ölüme kadar gidiyor. Adam adındaki bu mahkum her ne kadar kızımızı ürkütse de bir şekilde aralarında bir bağ oluştuğunu hissediyor kızımız. Ve onu dört duvar arasına tıkılmadan önce tanıdığını... Lakin bu mesele uzun sürmüyor. Bir kaç hafta içinde kızımız Adam in aslında bir asker olduğunu, kendisini bir silah olarak kullanmak isteyen Warner adındaki zalim bir adam tarafından kendisinin akıl sağlığını kontrol etmek için yanına yerleştirildiğini öğreniyor. Kızımız Adam in ihanetiyle hayal kırıklığına uğruyor. Warner ise kendisi için çalışması karşılığında ona refah bir hayat vaad ediyor ama sahip olduğu güç sebebiyle ailesi tarafından bile dışlanmış olan ve canlılara zarar verebilecek güce sahip olmasının getirdiği vicdan azabıyla acı çeken kızımızın bu numaralara kanamaya niyeti yok. Ama bu Warner i durdurmuyor tabi ki. Juliette in sorumluluğu Adam a veriliyor. Beraber kaldıkları kısa süre içinde Adam aralarında oluşan bu bağı Warner in fark etmesi kızımız için kötü haberlerin başlangıcı. Artık onu tehdit edecekleri bir şeye sahipler. Zamanla kızımızın gücünün acı vermekle sınırlı olmadığını görüyoruz. Bu Warner ın açlığını daha da arttırıyor.
Üç yıl boyunca kaldığı akıl hastanesinde dışarıyla tek bağlantısı olan minik pencereden sürekli dışarıyı izleyen kızımız, artık eski hikayelerde kalmış uçan bir kuş görmek istiyor. Her gece rüyalarında gördüğü taçlı kuş ise beklenmedik biriyle karşısına çıkıyor. Bu kişinin dünya üzerinde kendisine dokunabilen tek kişi olması da kafaları karıştırıyor. Adam ın ise bambaşka planları var.
Şu sıralar beni yormayacak bir şeyler okumak istediğim için bu seriye başladım. Bir süredir distopya okumadığım için özlediğimi fark ettim. Serinin başlangıç kitaplarının çok iyi olmadığını, seri ilerledikçe daha da güzelleştiğini pek çok kişiden duymuştum zaten. O nedenle çok büyük bir beklentiyle başlamadım. Dolayısıyla klişeleri beni pek rahatsız etmedi. Hatta kolay okunması ve yorucu olmaması sebebiyle okurken eğlendiğimi bile söyleyebilirim. Bir günde bitti.
Kesinlikle uzun bir aranın ardından okumak her zaman eğlenceli oluyor. Yazarların evliliği konusu benim de ilgimi çekti. :)
YanıtlaSilBu ayın temasını sevmiştim, bu kitap da güzelmiş. Tam dediğin gibi yormayacak bir şeyler aranılan zamanlarda gideceğe benziyor. Bakacağım buna. Emeğine sağlık :)
YanıtlaSilHayırlı Ramazanlar bu arada :)
Bazen ihtiyacımız olan tek şey yorucu olmayan bir kitap oluyor. :) Teşekkürler.
SilKonusu dikkat çekici aslında, ilerleyen aylarda bir iki distopya okuması yapmak benim de planlarım arasında var. Ben de burdan herkesın Ramazan ayının bereketli geçmesini diliyorum.
YanıtlaSilUzun süre okumayınca insan özlüyor, hangi tür olursa olsun. :)
SilKonusu güzelmiş, biraz X-men filmlerini anımsattı. :) Kitabın kapağı hoş görünüyor.
YanıtlaSilSen söyleyince fark ettim gerçekten benziyor. Sonrasında bu tür yeteneklere sahip tek kişi olmadığını fark ettiği bölümler kesinlikle benziyor. Eski kapakları pek beğenmiyordum ama yeni kapaklar güzel. :)
Silaa çok ilginç konusu nasıl aşacak bu problemi merak ettim kimseye dokunamıyor olmak zor olmalı yardıma ihtiyacı olduğunda bile kimse dokunamıyor mu yani çok acayip filmi olsa keşke :) doğarken veya doğmadan önce annesine de acı vermiş olmalı herhalde merak ettim bunu :)
YanıtlaSilKarakterin bu sebeple duygusal açlık çektiğini kitabın başından itibaren güzel anlatmış yazar. Sonradan aslında çok nadir de olsa kendisine dokunabilen birileri olduğu çıkıyor ortaya. :)
SilBu seriyi epeydir görüyorum ama nedense okumalıyım hissi uyandırmadı bende. :)
YanıtlaSilİki yazarın evli olduğunu öğrenmek daha ilgi çekici geldi bana. :))
Hayırlı Ramazanlar diliyorum..💐
Çok eski bir seri hatırladığım kadarıyla. :) Size de hayırlı Ramazanlar. :)
Silİlginçbir konu inceleyip almalı
YanıtlaSilŞuan fiyatları 100tl den fazla. akıcı bir kitap olabilir ama bu paraya değer mi? Bana kalırsa değmez. Belki kütüphaneden ödünç alarak okumak dah iyi fikir olabilir. :)
Silah deX çok severim, bu kitabın konusuna da bayıldım, okuyabilirim bunu :) tanıdık da geldi sanki ama :) bi bakıyım :) yazdım ben de :) sen, ben, deniz, bonheur olduk galiba şimdilik yazanlar :)
YanıtlaSilDex i ben de severim ama fiyatları çok uçuk ve şuan emin değilim ama bir zamanlar kağıt kalitesi çok kötüydü. Bu ay raporu Fighting yazacak sanırım. Ben de yıllık rapora ekliyorum. :)
Silsessiz gemide sıra :)
Silmart ayını sessiz gemi yazcak yani :)
YanıtlaSilAklımda yanış kalmış öyleyse. :D
SilKitap konusu çok ilgi çekici ve heyecanlı duruyor. Çok sık olmasa da arada distopya temalı kitaplar okuyorum. Bu kitap ve serisini de merak ettim. Bu ayın teması kadın yazardı ben de bir kitap okudum bununla ilgili. İnşallah yazısını da paylaşacağım. Sevgiler. :)
YanıtlaSilAkıcı ve yorucu olmayacak, sizi çok fazla düşünmek zorunda bırakmayacak bir kitap arıyorsanız okunabilir bir kitap. Çok fazla distopya okuyanlar için pek çok klişeyi barındırdığını söyleyeyim yine de. :)
SilYazıyı okurken çok etkilendim. Kafamda bir sürü düşünce belirdi ama böyle kitaplar asla benim beklediğim dilde olmuyorlar ve hayal kırıklığı yaratıyor. Yine de bir bakacağım kitaba. Teşekkürler.
YanıtlaSilKarakterin yaşadığı bunalım kendini bir şekilde ortaya koyuyor kitapta. Lakin psikolojik tarafı daha yoğun olsa belki daha kaliteli olabilirdi. Şuan çerezlik. :)
Silİnsan psikolojisini konu alan kitapları keyifle okurum. Bu kitabı okumadım. Tanıtıcı özetinize teşekkürler.
YanıtlaSilÇerezlik sayılabilecek bir kitap. Yine de karakterin sahip olduğu bunalımı güzel anlatmıştı. :)
SilÇok enteresan, güzel bir konusu var gibi görünüyor. Paylaşımın çok iyi görselleştirilmiş ayrıca çok huzur veren bir post okudum sayende Ellerine sağlık
YanıtlaSilBeğenmene sevindim. :D çok teşekkür ederim. :))))
Sil