6 Kasım 2025 Perşembe

Sis ve Öfke Sarayı - Sarah J Maas (Kitap Tanıtım ve Yorum)

Dağ Altından kurtulalı üç ay oldu, Fey ve Tam ın düğünlerine iki hafta var o artık bir peri ama hala gece gördüğü kabuslar dinmiş değil. Elli yıllık lanetin bozulmasının ardından düzeltilmesi ve düzene sokulması gereken çok fazla şey var. Hala ortalıkta dolaşan canavarların da temizlenmesi gerek.

Ianthe, Tamlin in çocukluk arkadaşı ve 12 Yüce Rahibeden biri. Kızımız onun sayesinde düğün hazırlıklarını atlatıyor. Düğün günü kızımız öldürdüğü masumların hayaletleriyle boğuşurken, sürpriz bir şekilde üç aydır ortada gözükmeyen Rhys ortaya çıkıyor ve yaptıkları -her ayın bir haftası kızımız zamanının Rhys nin yanında geçirecek- anlaşmayı hatırlatıp kızı alıp Gece Sarayına götürüyor.

Bu kız gerçekten şımarık davranıyor. Artık tarihi ve kültürü konusunda hiçbir şey bilmediğin bir ırka aitsin, biri sana bir şeyler öğretmek istediğinde bulabildiğin bütün bilgileri silip süpürmen gerekirken bu burun kıvırma niye?

Yüce Lordların verdiği enerji sayesinde olsa gerek, kızımızın sahip olduğu farklı güçler yavaş yavaş uyanmaya başlayınca Tamlin in bu durumu görmezden gelip, kızımızı korumak bahanesiyle onu saraya hapsetmesi işleri çığırından çıkarıyor ve kızımız büyük bir çöküşün ardından Bahar Sarayını ardında bırakıp Rhys le Gece Sarayına gidiyor. Burada Rhys in ve halkının sırlarını öğreniyor ve Ryhs in yönetim için atadığı kişilerle tanışıyor ama buradaki ortam resmiyetten çok uzak. Birlikte büyüyen ekip aile gibiler.

İşte buradan sonda Feyre daha sevilesi bir karakter olmaya başladı. Zindan adasının derinliklerinde binlerce yıldır mahkum olan bir yaratıktan edindikleri bilgilere göre Peri Kralı insanlar ve periler arasındaki duvarı yıkmak için kullanabileceği kutsak kazana ve parçalanıp saklanan parçalarına sahip. Kutsal kazanı durdurmanın yolu, ikiye bölünüp -bir parçası perilerde diğer parçası insanlarda olan- eski bir kitabı bulmak. Rhys kızımızı Gece sarayının insan diyarından sorumlu elçisi ilan ediyor. Ekip kitabın iki parçasını bulup Kutsal Kazanın kullanımını engelleyip Peri Kralının planlarını bozmak, en azından işini biraz zorlaştırmak niyetinde. İhanet etmeleri, gerçekleri gizlemeleri, gerektiğinde zalim ve gaddar olmaları gerek. Görev zorlu ve yapılacak çok iş, ikna edilmesi gereken çok fazla kişi var ve bunun için yüzyıllardır canla başla sakladıkları sırlar açık etmeleri gerek.

Tamlin başlı başına bir sorun. Sanki tüm ülke Peri kralının  yüz yıldır savaşa hazırlandığını bilmiyormuş gibi kızımızın savaşmak ve yeteneklerini geliştirmek konusunda eğitim alması savaş yaklaşıyor izlenimi vermesin diye karşı çıkıyor. Bahar Sarayının Ulu Perisi olarak sürekli perilerle bir araya gelmen gerekiyorken ve kimin iyi niyetli kimin kötü niyetli olduğunu bilemiyorken bırak da iki numara öğrensin. Tamlin in bir lider gibi düşünmek konusunda yetersiz olduğunu düşünüyorum.

Kitapta gereksiz isim kalabalığı var. Rhsy nin bile bir sürü sarayı ve her sarayın başka bir ismi var. Yedi Yüce Lord olduğunu düşünürsek her birinin bir kaç sarayı olduğunu düşünmek... Çok fazla. (Neyse ki saray isimleri sadece Gece Sarayıyla sınırlı kaldı.) Ayrıca kızımız bazen gerçekten patavatsız olabiliyor. Son olarak finalde her şeyin mükemmel gitmesini beklemiyordum ama bu kadar kolay batırmaları da hayal kırıklığı oldu ve yaşadıkları ihanet kanımı dondurdu resmen.

Şimdi fark ettim de yazar Cam Şato serisinde de baş karakterimizin aşık olduğu ve bizim erkek baş karakter olduğunu düşündüğümüz karakteri harcamış ve kızımız yeni bir aşka doğru yelken açmıştı. Bu seride de aynı olay örgüsü var. İlk kitaba göre daha iyiydi en azından Rhys ve ekibi sevilesi karakterler. Bu kitapta karakterler daha derindi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tasarlamak gerçek bir şeydir; açığa vurulmuş düşler denenmiş demektir.
(İnci - John Steinbeck)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...