Ağaç Ev Sohbetlerinin bu haftaki konusu Deeptone dan gelmiş. Uzun bir aradan sonra ben de kısaca bir şeyler yazayım dedim.
"Sevgi elde edilir mi, kullanılır mı, paylaşılır mı?"
Sevgi kazanılır, kullanılır ve paylaşılır.
Sevginin tanımı bile kişiye göre değişiyor ve pek çok türü var. Mesela ailemize duyduğumuz sevgi, bir annenin çocuğuna beslediği sevgi içgüdüsel. Arkadaşımız, sonradan tanıdığımız insanlar ise sevgiyi kazanmak zorunda. Bir de kitaplarımıza, arabalarımıza, kıyafetlerimize duyduğumuz sevgi var. Bunları eksiklerimizi kapattığını düşündüğümüz, bize prestij kazandıracağına inandığımız için seviyoruz muhtemelen.
Evcil hayvan sevgisi apayrı. Belki de bize muhtaç olunmasını seviyoruz. Vazgeçilmez olmayı.Ya da bu sevgi bize bir yaşam amacı veriyor. Bizi işe yarar ve önemli hissettiriyor.
Sahi en son ne zaman bize muhtaç olmayan bir şeyi sevdik?
Gerçek sevgi diye bir şey varsa eğer, dürüstlük, sadakat ve merhameti de yanında taşıyor olmalı. Günümüz insanları sevmeyi değil de sevilmeyi tercih eder oldu. Bu da muhtemelen ruhumuzu doyuramamamızdan, bitmek bilmez tüketim çağının kara gölgesinin kaçınılmaz bir şekilde ruhumuza yansıması sebebiyle sürekli bir açlık hissetmesinden kaynaklanıyor. Pek çok şeye kolaylıkla ulaşıp tüketebildiğimiz için emek vermeyi ve sabretmeyi hatırlayamaz olduk.
Meseleyi eskilere getirip ''Nerde o eski sevgiler?'' diye bir klişeyi gündeme getirmek istemiyorum ama şunu da sormak istiyorum;
Dedem, askerden geldikten üç gün sonra vefat eden hamile eşinin acısıyla defalarca mezarını kazıp çıkarmaya çalışmış ve sonunda onu zapt edemedikleri için müsaade etmişler. Eşinin cesedinden bir parçayı toprağın içinde gördükten sonra vaz geçmiş ve yaşadığı şehirden kaçıp dokuz yıl geri gelmemiş. Hala özlemle anlatır ve 'Bütün köyde her işte birinciydi' diye yaad eder. Çok sonraları ananem ile evlenmiş.
Şimdi böylesi bir sevgi ile; mesajına hemen cevap verilmediği, istediği koltuk takımını alamadığı, düğünde istediği kadar altın takılmadığı, eşinin, kendisine ve annesine köleleriymişcesine hizmet etmediği için kıyameti koparanların sevgisi kıyaslanabilir mi?
Geçen yıllar bize pek çok kolaylık kazandırdığı gibi, sahip olduğumuz süper güçlerimizden de biraz biraz götürdü. Emek vermek gibi, değer vermek gibi, sabretmek gibi, yoldaş olabilmek gibi, paylaşabilmek gibi...
Konu üzerine çok güzel bir yazı olmuş, dedenle ilgili kısım çok etkileyici...
YanıtlaSilBeğenmene sevindim teşekkürler. :)
SilKarşılıksız sevmek zor günümüzde. Kıymet bilmeyecek ve bu durumdan faydalanıp karşısındakini sömürecek o kadar çok insan var ki!.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim. Beğenmene sevindim. :)
Gerçekleri anlatmışsın. Günümüzde gerçekten seven çok az. Hele erkeklerin bir kısmı eşleri ölünce birkaç ay içinde hemen tekrar evleniyor. Böyle kişiler eşlerini daha çok evin işini yapan, çocuğa bakan, kendi arkalarını toplayan biri olarak gördükleri için sevgi hissettiklerini sanmıyorum.
YanıtlaSilGünümüzde kadını da erkeği de paylaşmak değil, üstünlük kurmak derdinde. Tabi ki tenzih etmemiz gereken aklıselim bir grup var. :)
Silyaa çok güzel yazmışsın ki yaa özellikle dede burnumu sızlattı ya, bu ağaç evin en güzel yazısını sen yazdın yaa :) bir de minik zebra sevgisi var ama de miii :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Beğenmene sevindim. Minik Zebra nın ve kardeşlerinin; özellikler Dotames (en küçüğü domatese dotames diyor)in sevgisi bambaşka. :)
SilDedenizin anısı çok etkileyici sahiden.Tüketim çağında,tüketim çılgınlığında yaşayan insan ne yazık ki dediginiz gibi her şeye bu mantalitede yaklaşıyor.
YanıtlaSilKesinlikle haklısınız. Tüketim çağı ruhumuzu da tüketiyor. :)
SilDüşününce ne kadar da çok sevgi çeşidi var:) En çok da sevilmeyi ister olduk kısmına katılıyorum.. Her şeyde olduğu gibi sevgide de bencilleşti insanlar..
YanıtlaSilHaklısınız. Bencillik pek çok şeyi kirlettiği gibi sevgiyi de kirletti.
SilEskiden belki farklıydı ancak günümüzde karşılıksız sevginin olduğunu düşünmüyorum. Teknoloji, çağdaşlık, modernite, kapitalizm bencillik getirdi insana. Karşımızdaki insan selam verse acaba ne beklentisi var diye düşünüyoruz artık.
YanıtlaSilÖzellikle son cümleniz çok doğru. Yorum için teşekkürler.
SilDedenizin hikayesi çok etkiledi beni, sevgi çok değerlidir.
YanıtlaSilUmarım çok geç olmadan sevginin değerini anlayabiliriz. :)
SilEn önemli organınız hangisidir? Bu sorunun cevabı sızlayan bir organ adı olacaktır.
YanıtlaSilÇok haklı, etkileyici bir yazı. Karşılıksız sevgiyi sadece hayvanlarda hissedebiliyorum, özellikle de köpeklerde. Bu yüzden onları insanlardan daha çok seviyorum ve bu düşüncemin önüne geçemiyorum :D
YanıtlaSilwww.kayipfisilti.com
Evcil hayvanların sahiplerini karşılıksız sevdiği konusunda size katılıyorum. Ama biz onları karşılıksız seviyor muyuz? Belki de bunun altında birileri için vazgeçilmez olduğunu hissetme fikri vardır. :) Teşekkür ederim. :)
Sil